Hayat The Sims oyununa benzer

Hayat The Sims oyununa benzer


Hayatı zaman zaman satranç ya da dama gibi hamle mantığına dayanan farklı oyunlara benzetirler. Ben ise hamleleri yine tercihler olarak ele alacağım ancak başka oyuna benzeteceğim. Bana göre hayat The Sims oyununa çok benziyor.

The Sims

The Sims oyunu oynadınız mı? Oynamadıysanız bile mutlaka duymuşsunuzdur. Bilgisayarla neredeyse hiç arası olmayan annemin bile ilk ve tek oynadığı tek oyun ilk çıkan The Sims’ti. Zaman içerisinde yeni versiyonları çıktıkça daha da tanındı ve sevildi. The Sims’e bu kadar aşina olduğumuz için benzetmeyi de kavramak zor olmayacaktır. Yine de oyunu oynamamış olanlar için fikir vermesi için aşağıya bir oynanış videosu ekliyorum.

The Sims’de kontrol ettiğimiz karakterle sabahtan akşama kadar bir günü geçiriyorduk. Ve ona ne yaptırırsak o da bu tercihlerin sonuçlarını yaşıyordu. Örneğin çok yerse ve antrenman yapmazsa şişmanlıyor, gazete okur ve aynada konuşma pratiği yaparsa iş bulabiliyor, işe gittiğinde para kazanıyor, boş boş oturup bir şey yapmazsa evi kirlenmeye başlıyordu. Yani tercihler karakterin tüm hayatını belirliyordu. Eğer herhangi bir konuda çok okursa o konuda uzmanlaşmaya başlıyordu. Bunu aslında hayatımıza uyarladığımızda şunu görebiliriz; neye vakit harcarsak, neye çok fazla odaklanırsak onunla ilgili olarak ilerler ve sonuç alırız. Yani hayattaki seçimlerimizle ilgili tutarlı ve devamlı olursak sonuç alma ihtimalimiz de yükselir.

Fırsat maliyeti

Zaman ayırdığımız şeylerde ilerlediğimiz ve sonuç aldığımız kadar dikkat çekilmesi gereken bir başka nokta da her tercihin aslında vazgeçilen başka şeyler anlamına gelmesi. Diğer bir deyişle seçimlerimiz aynı zamanda fırsat maliyetimiz demek.

Fırsat maliyeti; herhangi bir seçim yaparken vazgeçilmek zorunda kalınan en iyi ikinci alternatif demek. Ancak biz bunu birden fazla başka seçenekten vazgeçiş olarak da düşünebiliriz. Gerçek hayata uyarlayarak bakarsak, her seçimin en iyi seçim olacağının bir garantisi yok ve çoğu zaman bunu bilemeyiz. Ve vazgeçtiğimiz seçeneklerin daha iyi ya da kötü olduğunu bilmek de her zaman mümkün olmaz. Ancak birden fazla alternatifin olabileceği durumlarda yapılan her tercihte aklımız diğer ihtimallerde kalabilir. Sonuç olarak tek bir hayatımız, her seferinde tek bir seçim yapma şansımız var ve tüm bu seçimler ve onların fırsat maliyetleri hayatımızın tüm akışını şekillendiriyor.

Örneğin bir etkinlik sırasında 50-60 kişilik bir grup varsa bunlardan muhtemelen en fazla 5-10 kişi tanışabilir, birkaç kişi ile de yakın iletişim kurabilirsiniz. O an konuştuğunuz kişiler ve içinde bulunduğunuz grup, bazen rastgele olsa da sonuçta sizin seçiminizdir ve konuşmadığınız diğer kişiler fırsat maliyetiniz anlamına gelir. Belki de sizin için önemli olabilecek bir iletişim fırsatından hiç haberiniz bile olmadan o etkinliği tamamlayıp hayatınıza devam edebilirsiniz. Ya da tam tersi de olabilir. Belki de çok isteksiz gittiğiniz bir etkinlikte daha sonra hayatınızı etkileyebilecek bir kişi ile tanışabilirsiniz. Bu durumda etkinliğe gitmemek diğer tercih oluyor. İşte hayatımızda her gün olan şey tam olarak budur.

Her seferinde tek bir seçim yapabiliriz

Hayatımızı dama ya da satranç gibi düşünerek her seferinde en iyi hamleleri yapmak pratikte pek kolay değil, ancak The Sims oyununa benzettiğimizde onu şekillendirmek biraz daha kolay ve belki de ilginç olabilir. Bunun için seçimlerimizi yaparken şu iki şeyi aklımıza getirmemiz gerekiyor. İlki, zamanımızı en çok neye harcar, en çok nelere odaklanırsak o konularda ilerler, sonuç alırız. İkincisi de yaptığımız her tercih sizi bir noktaya götürürken tercih etmediklerimiz de fırsat maliyetimiz olacak. Hayatınızla ilgili planlarınızı yaparken ve tercihlerde bulunurken The Sims benzerliğini aklınıza getirmeniz faydalı olabilir 🙂

+ Yorum bulunmuyor

Yorum Yaz