Google ve Facebook internetin kendisi olmak istiyor

Google ve Facebook internetin kendisi olmak istiyor


Google ve Facebook internetin kendisi olmak istiyor. Ve bu daha bir başlangıç!

Bundan 18 yıl önce hizmet vermeye başlayan Google ve 12 yıl önce hayatımıza giren Facebook, tartışmasız olarak intermetin en öneli iki sitesi durumundalar. Hatta birçok kullanıcı için internet diye bir kavram yok, Google ve Facebook var.

Facebook’un ve mobil internetin bu kadar yaygın olmadığı dönemde kullanıcılar için internet demek Google demekti adeta. Hatta tarayıcıya adres yazmak yerine arama kutucuğuna sıkça Google (o sayfada olunduğu halde) yazıldığını da geçmiş dönemden hatırlıyoruz.

Facebook aboneliğinin ve akıllı telefon penetrasyonunun artmasıyla artık aynı durum Facebook için geçerli hale geldi. Yapılan bir araştırmaya göre milyonlarca Facebook kullanıcısı internette olduğunun bile farkında değil. Yani Facebook’u kendi başına internetten bağımsız bir platform olarak algılıyor. Bir başka deyişle, algısal anlamda Facebook, önemli miktarda kullanıcı için internetin kendisi olmuş durumda.

Bu, işin algısal boyutu. Google ve Facebook’un, internetin kendisi olabilmek için yavaş ve emin adımlarla çabaları devam ediyor. Google ve Facebook bunun için neler yapıyorlar bir özetleyelim.

Google

Google bir arama motoru olarak hayatına başladığında işin bu noktalara geleceğini kimse hayal edemezdi sanırım. Kurucuları Larry Page ve Sergey Brin’in vizyonerliği ile kısa sürede büyüyen Google, bir arama motorunun çok ötesinde, internete dair çok sayıda hizmeti barındıran bir yapı haline geldi (Google, geçtiğimiz aylarda Alphabet yapılanmasına geçmiş olsa da ben bu yazıda Google olarak söz edeceğim).

Google, internete girmek için sebep teşkil eden eposta, video, fotoğraf, blog, dosya depolama, döküman barındırma, çeviri, harita ve sosyal ağ gibi temel hizmetleri devreye alarak dev bir ağ yaratmayı başardı.

google-saat-sorgu

İnternet aramalarında bazı temel sorulara cevap için sözlük altyapısı, saat, hesap makinesi, birim dönüştürücü ve hatta uçuş durumu ile birçok siteye erişmenize gerek kalmadan Google üzerinden işlerimizi halledebilir hale geldik. Bu aşamadaki çabalar, bu tarzda hizmet veren siteleri devre dışı bırakarak mevcut trafiği Google üzerinde tutmaya devam ediyor. Yani Google, arama motoru üzerindeki aramalara da doğrudan kendi sonuçlarını getirerek başka sitelere olan ihtiyacınızı aşama aşama azaltıyor. Tabi bunu yaparken aslında başka sitelerin içeriğini kullanıyor. Ancak onlara trafik göndermiyor veya giden trafiği önemli ölçüde azaltıyor.

ucus-sorgulama

Ücretsiz internet erişimi sunmayı planlayan Google, bu sayede aracıları da ortadan kaldırarak, mevcut kullanıcılara ait tüm internet trafiğini de kendi üzerine geçirmeyi amaçlıyor.

Google bir yandan dijital dünyada bunları yaparken, fiziki dünyaya da giriş yaparak hizmetlerini genişletiyor. Kendi sanal gerçeklik gözlüğünü tasarlayan Google, bir sonraki nesil internetin temelleri için şimdiden yatırım yapıyor. Bunun yanı sıra bir süredir sürücüsüz otomobil geliştiriyor olması ve evlere gıda teslimatına başlaması da Google’ı fiziki hayatımızda da daha fazla göreceğimiz anlamına geliyor. Bu tarz hizmetlerle Google, Uber ve FreshDirect (TazeDirekt‘in esinlendiği şirket diyebiliriz) gibi şirketlerin de alanına girerek, onlara olan ihtiyacı da bitirmeyi planlıyor.

rundamental-facebook-ekran-goruntusu

Facebook

Facebook da Google benzeri hizmetleri devreye alarak, özellikle standart kullanıcılar için kısa sürede tek başına bağımsız bir platform algısı yaratmayı başardı. Başta sosyal ağ olmak üzere oyun, video, haber akışı ve anlık mesajlaşma altyapısıyla ortalama bir kullanıcıyı gün boyu kendi ağında tutmayı başarıyor. Facebook’un yeni devreye soktuğu Instant Articles özelliği de kullanıcıların facebook’tan çıkmadan ilgili haber sayfasına erişmesini sağlıyor. Bu özellik biraz daha genişletildiğinde kullanıcılar Facebook dışında bir dünyanın varlığından haberdar olmayacaklar bir bakıma.

Güncelleme 1: Yazının yayınlanmasından birkaç gün sonra Facebook, Instant Articles’ın reklam versiyonu olan Canvas’ı tanıttı. Canvas ile kullanıcılar, yine sayfa değiştirmeden Facebook üzerinden reklam içeriğine ulaşacaklar. (26.02.2016)

Güncelleme 2: Facebook, önümüzdeki günlerde firmaların site üzerinden iş ilanı verebileceği bir özelliğin devreye gireceğini açıkladı. (15.02.2017)

facebook-ucretsiz-internet

Ancak Facebook da Google gibi bunları yeterli görmüyor. Ücretsiz internet dağıtma konusunda Google kadar istekli olan Facebook, sanal gerçeklik teknolojisini sosyal ağına entegre ederek, internetin bir sonraki aşamasına hazırlanıyor.

facebook-vr

Geçtiğimiz günlerle Dünya Mobil Kongresi’nde sahneye çıkan Facebook kurucusu Mark Zuckerberg’in görüntüsü de epey bir tartışmaya sebep oldu. Bu görüntü, neredeyse herkes tarafından yakın geleceğin ürkütücü bir tasviri olarak yorumlandı.

"Yeni hükümdarımızın, robotlaştırdığı kulları arasındaki yürüyüşünün fotoğrafı gerçekten görülmeye değer"

“Yeni hükümdarımızın, robotlaştırdığı kulları arasındaki yürüyüşünün fotoğrafı gerçekten görülmeye değer”

Sırada ne var?

Google ve Facebook, yakın bir gelecekte, gerçek anlamda internetten bağımsız, alternatif birer ağ platformu haline gelebilirler. Ve istekleri şey de tam olarak bu aslında. Google ve Facebook’un bunu gerçekleştirebilmesi için kendi internet ağına sahip olması, başta içerik tabanlı hizmetler (bilgi, haber vs gibi) olmak üzere yeni hizmetler ilave etmesi ve bir kullanıcı için tam anlamıyla yeterli bir deneyim sunması gerekiyor.

Daha sonra?

Bu daha başlangıç demiştim. WhatsApp ile sms’i bitiren Facebook, yakın zamanda mobil telefon iletişimini de kendi üzerine geçerek sözlü ve yazılı iletişimi tekeli altına alabilir. Sanal gerçeklikle ciddi şekidle ilgilenen Facebook, yukarıdaki fotoğrafta da görüldüğü üzere kullanıcılarını birer kuklaya çevirerek, Black Mirror dizisindeki yakın gelecek bilimkurgu distopyalarını gerçeğe dönüştürebilir.

Fiziki alanlara da el alan Google, Facebook ile birlikte geleceğin mega şirketlerinden birisi haline gelebilir ve belki de hayatın neredeyse tüm alanlarına yön veren ve müdahale eden acımasız devlere dönüşebilirler. Bir başka vizyoner girişimci Elon Musk da, Mars tutkusu ile Kızıl Gezegen’i kolonize edebilir ve oranın ilk “efendisi” olabilir.

Kısaca, teknoloji konusunda henüz çok fazla hayatımıza girmemiş ve tam olarak anlam veremediğimiz bazı gelişmeler, yakın gelecekte hayatımızı doğrudan etkileyecek. Ve bitmek bilmeyen bir inovasyon açlığındaki Silikon Vadisi girişimcileri, sınırsız vizyonları ile şirketlerini, dünyayı kontrol etmek için kullanabilecek birer kötü adama dönüşebilirler.

Son olarak, yakın gelecekte teknolojinin insan hayatını nasıl etkileyeceğini merak edenler için bilimkurgu temalı dizi Black Mirror’ı şiddetle tavsiye ederim.

2 Yorumlar

Yorum Yaz

+ Leave a Comment