Minimalizmin ilkeleri

Minimalizmin ilkeleri


Nasıl minimalist olunur sorusunun herkes ve her durum için geçerli tek ve net bir cevabı yok. Ancak minimalizmi bir yaşam felsefesi olarak benimseyenlerin dikkate alması gereken bazı ilkeler var ve bu sayede her farklı durumu değerlendirirken bu ilkeleri göz önünde bulundurulabilir. Aşağıda göreceğiniz ilke ve kurallar, benim 20 yılı aşkın sürelik periyotta adım adım ilerleyerek oluşturmaya başladığım minimalist yaşam felsefesini şekillendirirken farkettiğim yöntemlerin bir derlemesidir.

İşlevsellik

İşlevsellik, minimalizmin temel ilkesi denebilir. Minimalizm, yani minimize etme temel olarak işlevini yitiren maddi ve manevi unsurların azaltılması/ayıklanması yöntemiyle hayatımızın sadeleştirilmesidir.

Nesnelerde işlevsellik

Daha önce Minimalizm ve Minimalist Yaşam Felsefesi başlıklı yazımda daha detaylı anlattığım üzere nesnelerin işlevselliğini aşağıdaki soruları sorarak tespit edebiliriz.

  • Bunu ne kadar sık kullanıyorum?
  • En son ne zaman kullandım?
  • Bir daha ne zaman kullanırım?
  • Benim için ne kadar gerekli?
  • Tekrar ihtiyaç duyarsam, kolayca yeniden temin edebilir miyim?

Bu soruların cevapları, nesnenin vazgeçilmez olup olmadığını kafamızda netleştirir ve eğer işlevini yitirmiş bir nesne varsa bunu bir şekilde (satarak, hediye ederek, bağışlayarak vs.) hayatımızdan çıkarmak gerekiyor.

İnsan ilişkilerinde işlevsellik

İnsan ilişkilerinde işlevsellik konusunu da bundan bir önceki yazımda detaylı olarak ele almıştım. Özetlemek gerekirse; hayatımızda nesneler gibi işlevini yitirmiş birçok insan ilişkisi de mevcuttur. Herhangi bir sebeple etkili ve anlamlı iletişim kuramadığınız ve sizin için artık işlevini yitirmiş bağlantılarınızı da hayatınızdan çıkarmanız mantıklı bir yaklaşım olacaktır.

Verimlilik

Minimalizmin 2. temel ilkesi de verimliliktir. İşlevsellikten sonra geliyor gibi görünse de, içerdiği alt başlıklarla hayli önemli ve hassas bir ilkedir. Çünkü minimalizmi benimsediğini iddia eden birçok insan, anahatları ve kavraması gayet basit olan işlevsellik ilkesini anlamakta sadece. Oysa ki minimalizmi gerçekten etkin kılan verimlilik ilkesidir.

Minimalizmde verimlilik ilkesi genel hatları ile yapılacak tüm seçimlerin olası en faydalı dönüşleri sağlaması mantığına dayanır.

Verimliliği artıran ilkeler/kurallar

  • Fayda/maliyet analizi ve tasarruf
  • Sürdürülebilirlik
  • Standartlaştırma/uyumluluk
  • Taşınabilirlik
  • Kullanım kolaylığı (Ergonomi)
  • Basitlik/Sadelik
  • Yerden kazanım
  • Genelleştirme
  • Çoklu işlev
  • Kategorize etme

Fayda/maliyet analizi ve tasarruf

Otomobil sahibi olmanın fayda/maliyet analizi

Diyelim ki, henüz 5 yaşına girmemiş 2013 Dacia Sandero 1.5 Stepway Turbo 90 bg model otomobiliniz var. Hafta içi hiç kullanmıyorsunuz, sadece hafta sonlarında ve tatillerde kullanıyorsunuz. Yıllık toplam kilometreniz de 10.000 (aylık 833 km).

Yaptığınız düzenli masraflara bir bakalım:

  • Yakıt: Aylık 833 km x (45 lt tüketim x 6,7 ₺) = 301 ₺
  • Taşıt vergisi: 970 ₺
  • Trafik sigortası: 700 ₺
  • Kasko: 1.000 ₺
  • Araç muayene: 226 ₺
  • Genel bakım masrafı: 1.000 ₺

Toplamda, otomobilin masrafı yıllık 7.508 ₺, aylık 625 ₺. Bu masrafa park ücretleri dahil değil. Otomobile bağladığınız ana para da cabası. Tüm bu masrafın karşılığında ayda ortalama (gidiş-dönüş) 10 yolculuk yapmak pek de verimli değil. Bu yolculukların büyük kısmı (eğer çocuklu bir aileniz yoksa) toplu taşıma ile halledilebilir. Gerekli olanları da taksi ve UBER, yeri geldiğinde araç kiralama ile halledilebilir. Masrafın yanı sıra, otomobilin bakımı, tamiratı, otopark bulma sorunu, resmi işlemleri gibi çeşitli sorumlulukları ile de uğraşmamış olursunuz.

Yazlık sahibi olmanın fayda/maliyet analizi

Benzer bir örneği yazlık sahibi olmak için vereceğim. 300.000 ₺’ye bir yazlık aldığınızı varsayalım. yılda en fazla 15-20 gün gidebileceğiniz bir yer için 200.000 ₺ harcama yapmak, buraya su, elektrik, doğalgaz tesisatı bağlatmak, dekorasyonu ve bakım-onarımı için harcama yapmak, otomobil sahibi olmaktan çok daha verimsiz bir yatırım olur. Oysa ki, sadece yazlığın ana parası ile Türkiye’nin en güzel tatil yörelerindeki otel veya tatil köylerinde 2 kişi 50 yıl tatil yapabilirsiniz. Üstelik her seferinde farklı yerleri de görebilirsiniz. Böyle bir seçenek varken gayrımenkule yatırım yapmak faydamaliyet analizi açısından son derece verimsiz.

Elektrik tüketimi ve tasarruflu ürünler

Her yeni elektronik cihaz alımında elektrik tüketimine mutlaka dikkat ederim. Teknoloji geliştikçe cihazların elektrik tüketimleri de düşüyor ve yeni cihaz seçerken en tasarruflu modellerden birisi olmasına dikkat ediyorum. Buna, en sık kullandığım cihazlar olan bilgisayar monitörü ve TV’de özellikle dikkat ettim. Beyaz eşyalarda da artık enerji tasarruflu A sınıfı ürünler yaygınlaşıyor. Yenilediğim beyaz eşyalarda da enerji tasarrufu sağladım. Evdeki enerji tasarruflu  tüm ampulleri, %50 daha az elektrik tüketen led modellere değiştirdim. TV, uydu alıcısı vs gibi bekleme modunda az da olsa elektrik tüketen cihazların olduğu tüm prizleri açılır kapanır modellerle değiştirdim. Yeni cihazlardaki enerji tüketimine dikkat etme ve diğer yaklaşımlar sayesinde son 3-4 yıldır elektrik zamları benim elektrik faturamı etkilemedi. Fayda/maliyet analizi kısmına gelince; tüm bu seçimlerden bazıları, diğer modellere göre biraz daha pahalı olabilir. Ancak elektrik faturasındaki tasarruf sayesinde bu maliyet uzun vadede fazlasıyla karşılanıyor. Ayrıca her ay gelen elektrik faturasını düşük bir düzeyde tutmak daha sürdürülebilir bir eev ekonomisi sağladığı için kesinlikle çok önemli.

Sürdürülebilirlik

Bir ürünün sürdürülebilirliği, kullanım ömrünün uzun olması, dayanıklı olması, bakımının kolay ve ucuz olması gibi kriterlerle ölçülür. Pahalı ürünlerin onarım ve yedek parçaları da pahalı olur. Yani bütçenize uygun olmasa da alacağınız pahalı bir otomobil veya cep telefonu, tamir-bakım masrafları ve yedek parçalarının pahalı olmasıyla uzun vazdede sürdürülebilir olmaktan çıkabilir. Bu tarz durumlarda uzatılmış garanti seçeneğine yatırım yaparak sürdürülebilirliği artırabilirsiniz.

Standartlaştırma/uyumluluk

Birden fazla elektronik cihaza sahipseniz bolca bağlantı kablosuna sahipsiniz demektir. Yeni bir cihaz alırken, önceki cihazlardaki bağlantı yuvaları ve kabloları ile uyumlu olup olmadığına dikkat etmek de verimli bir yaklaşım olur.

Taşınabilirlik

Dizüstü bilgisayarımla ilk uçak yolculuğumu yaptığım sırada kullandığım model 2,5 kg ağırlığındaydı. Yolculuk boyunca bu ağırlık sorun oldu. Bu yaşadığım deneyimden sonra yeni dizüstü bilgisayar alırken nümerik klavye ve 15″ ekran seçeneği benim için öncelik olmaktan çıktı. Bunun yerine son derece hafif ve küçük bir modeli tercih ettim 1 kg ağırlığında bir dizüstü aldım. Ağırlıktaki bu hafiflemenin yanı sıra boyutlarının da inanılmaz şekilde küçülmesi benim için her zaman daha verimli oldu. Çünkü artık daha taşınabilir bir eşyaydı.

Kitaplar ağırdır, bir tanesini taşımak bile bazen sorun olabilir. Oysa ki e-kitap okuyucular ile yüzlerce kitabı yanınızda kolayca taşıyabilirsiniz. Hareket halindeyken, fiziki kitaplara göre taşınabilirliği çok daha iyi olan e-kitap okuyucuları kullanmak daha verimlidir.

Benzer durum, evin içindeki kaba eşyalar için de geçerli. Bir cihaz veya eşya alırken ağırlığı ve boyutlarına da mutlaka dikkat ediyorum. Çünkü en sabit gibi görünen nesnenin bile bir gün taşınması gerekebiliyor ve o gün geldiğinde ciddi sorunlar yaşayabiliyorsunuz.

Kullanım kolaylığı (Ergonomi)

Son telefonumu seçerken benim için önemli kriterlerden biri de kablosuz şarj ünitesi oldu. Bu sayede kablo takıp-çıkarma işlemi benim için ortadan kalktı ve şarj işlemi daha kolay hale geldi. Herhangi bir cihazı tercih ederken göz önünde bulundurulması gereken kriterlerden birisi de bu örnekteki gibi kullanım kolaylığı (ergonomi) olmalı.

Basitlik/Sadelik

Steve Jobs’ın sürekli aynı siyah tişörtü ve kot pantolonu giydiği minimalist giyim tarzını duymuşsunuzdur. Ben de farkında olmadan böyle bir şey yaptım aslında. Koşuya başladığım 2013 yılında, üzerine koşu grubumun logosunu da basmak için birbirinin aynı 6 beyaz tişört aldım. Bu tişörtler teri dışarı atıyor, kolay yıkanıyor, kırışmıyor ve sadeler. Ayrıca beyaz odlukları için de her türlü giyimle uyumlular. Bunu farkettiğim için gündelik hayatımda bu tişörtleri joker kıyafet olarak kullanmaya başladım. Basit, sade ve verimli.

Mobilya ve dekorasyonda da basitliğin ve sadeliğin getirisi vardır. Basitse uyumlu olması daha kolay olur, gözü yormaz. IKEA mobilya ve aksesuarları bu tanıma oldukça uyuyor. Basit, sade ve verimli.

Yerden kazanım

Yaşam alanını büyütmek, yaşam kalitesini de artırır. Yerden kazanabileceğiniz seçenekler de buna yardımcı olur. Örneğin duvara monte edilen raflar sayesnde kitaplığın yerle temas eden kısmında hacimsel tasarruf sağlayabilirsiniz.

E-kitap okuyucu okullanımınım taşınabilirliğe olan faydasını yazmıştım. Ağırlıklı olarak e-kitaplara geçiş yapmak da sizi onlarca, belki yüzlerce kitabın hacminden kurtaracaktır. Ben şahsen fiziki kitaplardan tamamen kopamam. Ama evin her tarafını da kitapla da dolduramam. Bu yüzden, en beğendiğim kitapları belli bir sayıda tutuyorum. Gerisini de e-kitap olarak edinmeye çalışıyorum.

Genelleştirme

Sahip olunnan bazı şeyleri genele açmak hem sosyal fayda üretir hem de saklama sorumluluğu üzerinizden alır. Örneğin, bilimkurgu kitaplarından en beğendiklerimi kitaplığımda tutuyorum ancak tutmayı düşünmediklerim de oluyor. Bunları Özgen Berkol Bilimkurgu Kütüphanesi’ne bağışlıyorum. Böylece hem başkaları faydalanabiliyor, hem de yeniden ihtiyaç duyarsam gidip yeniden alabilirim. Benzer durum, yakınlarınızdaki yerel kütüphaneler için de geçerli olabilir.

Sahip olunan bazı değerli bilgi ve verileri de genelle paylaşmak yine genelleştirme stratejisine uygundur. Mesela, blogunuzda yer alan ve bolca bilgi ve istatistik içeren yazılar buna örnek verilebilir.

Çoklu işlev

Birden fazla işleve sahip olan bir nesne de verimlilik sağlar. Örneğin, yeni TV’lerin ve uydu alıcıların çoğunda USB üzerinden film oynatma seçeneği yer alır. Böylelikle artık harici bir film oynatıcıya ihtiyacınız kalmaz. Benim son kullandığım medya oynatıcısı da bu şekilde emekliye ayrılmıştı.

Kategorize etme

Kategorizasyonun verimliliğe katkısı olur. Benzer türdeki nesneleri bir arada bulundurarak zaman kazancı sağlarız ve envanterimize daha hakim oluruz. Ben bu amaçla IKEA’dan çekmece düzenleyiciler almıştım. Böylelikle harici disk, USB bellek gibi veri depolama ürünleri, kulaklıklar, kablolar ve diğer bazı şeyler ayrı ayrı kendi bölmesinde duruyor. Daha öncesinde bu saydıklarım dağınık olarak farklı yerlerde bulunuyordu. Bu şekilde envanterinize hakim olamazsınız ve envanterinize hakim olamadığınızda neyin fazla, neyin gerekli olduğunu tespit etmeniz de zor olur.

Not: Bu yazı, 16.18.2012’de Bilim.org için yazdığım Minimalizmin ilkeleri isimli yazının revize edilerek yeniden yazılmış halidir.

1 yorum

Yorum Yaz

+ Leave a Comment