Mikro çevre kader değildir, değiştirilebilir

Mikro çevre kader değildir, değiştirilebilir


Jim Rohn’un meşhur bir tespiti var: “İnsan, birlikte en çok zaman geçirdiği beş kişinin ortalamasıdır”. Bu, harika ve doğruluğu inkâr edilemez bir gerçek. Karakterimiz ve kişisel gelişimimiz, mikro çevremizle doğrudan ilişkili. Çevremiz, bir nevi kim olduğumuzu tanımlayan bir olgu. Neyse ki çevremizi değiştirebilme ve yeniden dizayn etme şansımız var. Mikro çevrelerimiz kaderimiz değildir, değiştirilebilirler.

Mikro çevrenizin kalitesi

Bu konuda verilebilecek en iyi örnek, Antik Yunan’daki üç büyük filozofun ve Büyük İskender’in arasındaki öğretmen-öğrenci ve mentorluk ilişkisidir. Socrates Platon’un hocasıydı, Platon, Aristo’nun hocası, Aristo da Büyük İskender’in hocasıydı. Bu şaşırtıcı zincirin oluşmasında o dönemki Yunanistan’ın makro şartları da etkiliydi elbette ama asıl belirleyici olan, birbirleriyle olan yakın ilişkileriydi. Birinin bilgi birikimi ve düşünce ufku diğerine aktarılmıştı.

Mikro çevreyi dizayn etmek

Mikro çevre olarak tanımladığım şey, 15-20 kişiden oluşan bir ilişki alanı aslında. Daha önce Minimalizm: İlişkileri optimize etmek başlıklı yazımda bahsettiğim kişisel alan, en çok vakit geçirdiğiniz 5 kişinin olduğu alanı, ilişki alanı da mikro çevreyi temsil ediyor aslında.

Mekân değişikliği yapmadan makro çevrenizi değiştiremezsiniz belki ama bu 15-20 kişilik alanı değiştirme, yeniden dizayn etme şansınız var. Çünkü işinizi, arkadaşlarınızı, en çok vakit geçirmek istediğiniz kişileri seçmek sizin elinizde.

Ben yakın arkadaş seçiminde her zaman şu prensibin doğruluğuna inandım: Çevrenizde her zaman sizinle aynı ya da sizden daha üstün seviyede kişiler olmalı ki gelişmenize katkıları olsun. Sizden daha yüksek seviyede bir yakın çevre, ortalamanızı yükseltirken, sizden daha düşük seviyede bir yakın çevre de ortalamanızı düşürecektir.

Mikro çevrenizde bulunmasını istediğiniz kişiler

Yakın çevrenizdeki kişilerin çoğunlukla kimlerden oluşması gerektiğini düşündünüz mü? Ben düşündüm. Neleri aradığımı ve nelere dikkat ettiğimi de biliyorum:

  • Bilişsel donanım
  • Gelişme arzusu
  • Hayata farklı bakış, vizyon ve yorumlama
  • Sorgulayıcı düşünce yapısı
  • Üretkenlik (özellikle bilişsel)
  • Örnek alınabilecek prensipler geliştirme
  • Sinerji yaratabilme
  • Tutarlılık
  • Güvenilirlik
  • Paylaşma ve yardımlaşma duygusu ve arzusu
  • Kaliteli iletişim (hem anlatıcı hem dinleyici olabilmek)

Bu özelliklerin çoğuna sahip olduğunu düşündüğüm kişileri mikro çevre çemberimin içinde tutmaya çalışıyorum. Bu özelliklerdeki insanların sayısı az elbette. Ancak mikro çevreye kaliteli bir insanı dahil etmek, onlarca vasat insanın çevrede bulunmasından daha faydalı ve etkili. Yani bu çabaya değer.

Yeni bir insan tanırken, o insanın yakın çevesinde kimlerin olduğunu gözlemlemek de o kişi hakkında fikir veren önemli bir faktördür.

Kaliteli bir mikro çevre inşası genel anlamda elitist bir bakış açısı olsa da son derece akılcı. Bir insan sürekli gelişmek, ilerlemek ister çünkü. Kaliteli bir mikro çevre de bunu yapmaya yardımcı olan en önemli etkenlerden biri.

1 yorum

Yorum Yaz

+ Leave a Comment